Asıl mesele öldürülmeden koruyabilmek

“Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu” tarafından hazırlanan Kadın Cinayetleri 2016 raporuna göre bu yıl 328 kadın cinayete kurban gitti.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Dr. Gülsüm Kav, somut durumların ve hazırladıkları raporların, kadınların en çok kendi hayatlarına dair karar vermek istediklerinde şiddetle karşılaştıklarını gösterdiğini belirterek, “Öldürülen kadınların yarısına yakını ilişkilerini sonlandırmak, boşanmak istedikleri ya da hayatlarına dair herhangi bir konuda kendilerini ifade etmek için can vermiş durumdalar” dedi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Dr. Gülsüm Kav
Dr. Gülsüm Kav, esas konunun kadınları ölüm olmadan koruyabilmek ve ölümleri durdurmak olduğunu vurgulayarak platformun amacına ilişkin şu bilgileri verdi:
“Her şeyden önce öldürülen kadınların ve onların ailelerinin yanında yer almak, acılarını paylaşmak, onlarla birlikte davaları takip etmek, üzeri örtülen cinayetleri ortaya çıkarmak ve adaletin sağlanmasına katkıda bulunmak. Bunun için öncelikle kadınların yaşadığı bu en yüksek hak ihlalinin, yaşam hakkı ihlali olarak kadın cinayetlerinin adını koymak, 3. sayfa haberleriyle örtülmesini önlemek gerekiyordu. Bunun için toplumsal bir sorunu açığa çıkardık, tüm taraf ve yetkililerin kabul etmesini sağladık. Ancak esas mesele kadınları ölüm olmadan koruyabilmek, ölümü durdurmak.”  

Tehdit edilen, şiddet gören kadınların hayata tutunmak için başvurdukları adres olduklarını, kadın ve çocuk haklarıyla ilgili her konuyu sahiplenmeye çalıştıklarını belirten Dr. Gülsüm Kav, artan taciz ve mobbing davaları, cinsel şiddetle birlikte daha fazla sayıda cinsel saldırı ve çocuk istismarı davalarını takip etmeye başladıklarını söyledi. 

Kadınlar boşanmak istedikleri için öldürülüyor

Birçok kadının kentin işlek caddelerinden şehirlerarası otobüs firmalarına, öğrenci yurtlarından işyerlerine, hemen her alanda giysileri, davranışları, yaşam tarzları bahane edilerek şiddete ve cinsel saldırıya maruz kaldığını vurgulayan Kav, “Somut durumlar ve raporlarımızın da gösterdiği gibi, en çok kendi hayatlarına dair karar vermek istediklerinde şiddetle karşılaşıyorlar. Öldürülen kadınların yarısına yakını ilişkilerini sonlandırmak, boşanmak istedikleri için veya hayatına dair herhangi bir konuda kendini ifade etmek için can vermiş durumdalar” dedi. 

En büyük zararı kadınlar görüyor

Türkiye’de uzun bir zamandır kadın cinayetleri, kadın hak ve ihlallerinde artış olduğunu ve sadece 2011 yılında bir gerileme olduğunu aktaran Kav, “Bir yandan toplum ilerleyip kentleşme arttıkça, tarihsel olarak Türkiyeli kadınlar değişiyor ve modern haklarını daha çok arıyor. Bu tarihsel dönem ne yazık ki kadın haklarına önem vermeyen, muhafazakar bir siyasete denk geldi. Toplumda şiddet, çatışma dili, kutuplaşma yükseldiğinde ise sosyolojik bir kural gibi her zaman en büyük zararı kadınlar görüyor” ifadelerini kullandı. 

Şiddetle mücadelede kılavuzumuz: İstanbul Sözleşmesi 

2011 yılında cinayetlerde azalma olmasında dönemin Bakanı Fatma Şahin’le yaptıkları görüşmelerin ve o sene 6284 sayılı Koruma Kanunu’nun çıkıyor olmasının etkili olduğunu savunan Kav, “Türkiye’de kadın erkek eşitliğine inanmayan ve kadınları hedef gösteren siyasetin kadın dostu bir biçimde değiştirilmesi gerekli. Koruma Kanunu’nun uygulanması, ceza kanunun da ise cezasızlığa neden olan indirimlerin kaldırılması gerekli. Şiddetle mücadelede çok yönlü ve bu konuda yol gösterici bir kılavuzumuz var. Türkiye’nin de imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi uygulanmalıdır” şeklinde konuştu. 

Yorumlar